34- Cehennemin şiddetine binaen; Hz Allahın, ahirette bir kulu cehennemin yanına getirip; “Ey Kulum, , seni bir an (saniyeden daha az) cehenneme koyayım, sonra da ebediyen cennette kalacaksın” dediği zaman, o hararetin şiddetine muttali olan kişi: “Allahım! Ben cennet filan istemiyorum, beni bu cehenneme atma da ne olur beni toprak yap” diye yalvaracağının nakledildiğini biliyor muydunuz?
35- Namazlardan sonra, bir defa Ayetül kürsî, 33 Sübhanellah , Elhamdülillah , Allahüekber)diyerek yüzüncü olarak da (Leilaheillellahüvahdehula……) okuyan kişinin hataları, deniz köpüğü kadar dahi olsa mağfiret olunacağını, İmam-ı Müslim Hz’lerinin rivayet ettiğini, İmam-ı Rabbani k.s’ nda “Farz namazlardan sonra 33′er defa tesbih, tahmid, tekbir ve bir defa da tehlil okuyarak 100′e baliğ olan tesbihatın okunmasındaki sır, Fakirin ilmine göre; namazın edası esnasında vaki olan kusur ve taksiratı telafi etmek ve bu ibadetin layıkı vechi ile yapılmadığını itiraftır” dediğini biliyor muydunuz?
36-Meleklerinde Peygamberi olduğunu, ama beşerin Peygamberlerinin meleklerin peygamberinden faziletli olduğunu, meleklerin Peygamberinin ise normal beşerlerin umumisinden faziletli olduğunu, normal beşerlerinde (Peygamber olmayanlar) meleklerin umumisinden faziletli olduğunu biliyor muydunuz?
37-Kelam ilminde, aydınlattığı bilgilerle tarihe damga vuran İmam-ı Gazali Hazretlerinin adeta bu hususta bir çağ açtığını ve; kendisinden önce gelen kelamcılara “mütegaddimun”, kendisinden sonra gelenlere de “muteahhirun” dendiğini, İlmi Kelam haricindeki diğer tüm ilimlerde de Sadettin-i Allame-i Teftezani Hazretlerinin aynı vasıflara haiz olması neticesinde, kendinden önce gelenlere “mutegaddimun”, kendisinden sonra gelenlere de “muteahhirun” dendiğini biliyor muydunuz?
38-”Ecel geldiği zaman ne bir saat geri, ne de bir saat ileri gider” ayet mealinin, bazı amellerin ömrü uzattığı ile ilgili hadisi şeriflerle çelişmediğini, hakikatin ise;Mesela bir kişinin ömrü sadaka vermediği zaman 40 sene olacaksa ve sadaka verdiği zaman 70 olacaksa, Hz Allah, ezelde sadaka vereceğini bildiği için ömrünü 70 sene olarak takdim edeceğini ve böylece ziyadeliğin sadakaya nisbet edildiğini biliyor muydunuz?
39-”Falanca zat Kur’an-ı Kerimi çok güzel okuyor” ifadesinin yanlış olduğunu, zira Kur’an-ı kerimin o kişinin okuyuş tarzına göre güzel ya da çirkin okuduğu tevehhümünün ortaya çıkacağı; o yüzden de “Güzel Kur’anımızı güzel okudu” demenin icap ettiğini biliyor muydunuz?
40-Secde ayeti olan bir ayeti Kerimeyi aynı anda defalarca okunsa bile sadece bir secde yapmanın kafi olacağını, secde ayetini hemen yapmanın en müsasip olanı olduğunu ama ihmal edenlerinde herhangi müsait bir zamanda yapmalarının icap ettiğini zira üzerlerine vazip olarak kalacağını biliyor muydunuz?
41-Halk arasında çok yaygın olan”Allah ıslah etsin” ifadesinin çok sakıncalı olduğunu , zira Hz Allah ıslah etmeyi murat ederse azapla ıslah edeceğini, bunun yerine “Allah hidayet nasip etsin.” Demenin uygun olacağını biliyor muydunuz?
42-Evliyaullahtan birinin: Kur’an-ı Kerimin günlük hakkının en az 200 ayet olduğunu (~5 sayfa) söylediğini , bunu o gün okuyamayanların hiç olmazsa bunun yerine 50 ihlas okuması gerektiğini buna riayet edenlerinde hiç sıkıntı çekmeyeceklerini müjdelediğini biliyor muydunuz?
43-Evliyaullahtan birinin hatırlattığı üzere çocuklara nur isminin(Nurettin, elifnur vb.) verilmemesi icap ettiğini, zira isimlerin semadan o isim sahiplerine müvafık olarak indirildiğini ve nur ismine sahip kişilerin dünya da ve ahirette çok sıkıntı içerisinde kalacaklarını biliyor muydunuz?
44-Sefere niyet edip yola koyulan bir kimsenin seferi hükmüne girmesi için, mesela namazları kısaltması için 90 km nin geçmesi gerekmediğini,kendi beldesinden çıktığı andan itibaren seferi hükmünde olduğunu, mesela Ümraniyede ikamet eden bir kimse Konya’ya seferi olarak gitmeyi murat ettiği zaman Harem’e geldiğinde namaz kılacağında kısaltması icap ettiğini biliyor muydunuz?
45-Miftahulkuluub kitabının müellifi bu kitabı Rasülüllah s.a.v.’in emri üzere yazdığını ve şu şekilde söylediğini “1259 senesinde Rebiussani ayında hücremizde müteveccih iken Efendimiz ( s.a.v ) zuhur ederek bu aciz kölelerini talfit ile; “Evladım Nuri vakitler bir acaip oldu.Aşık ve sadık ve hakikati arayan ümmetim kolaylıkla yollarını bulsunlar istiyorum.Çünkü bir çok kimseler kendilerini Evliyaullahtan olmadığı halde evliyalık taslayıp ehlullah kisvesine bürünüyor, şeriatıma da itibar etmeyip, geçmiş evliyanın hallerini de kendi hal ve tecellileriymiş gibi göstererek halkı aldatıyorlar, şeriatımı ihmal ediyorlar, ümmetimin hakiki tarikatlara yan bakmasına ve yollarını şaşırmalarına sebep oluyorlar.Onlara şeriat, tarikat, hakikat marifet ve vuslatın ne olduğunu anlatan bir risale hazırla” buyurdu.Bende emre uyarak bu eseri kaleme aldım.” dediğini biliyor muydunuz?
46- Kerahet vakitlerinde sadece namazın mekruh olduğunu, diğer ibadetlerin mekruh olmadığını biliyor muydunuz?
47-İmam-ı Rabbani Hazretleri k.s’nin; Bir kişinin Ramazan ayı manevi cihetten nasıl geçerse 11 ayı da o şekilde geçer.” Dediğini ve Receb-i Şerif ve Şaban-ı Şerif aylarının da nasıl geçerse Ramazan ayının öyle geçeceğini biliyor muydunuz?
48-Namazdan sonraki tesbihata başlamadan önce çoğu kişinin elini üfleyerek tesbihe başladığını, doğru olanın ise kişinin içinden “Ya Şafii Huuuuuu” diyerek soldan sağa doğru sadırlarını üflemesi icap ettiğini biliyor muydunuz?
49-Müslüman kadınların Müslüman olmayan kadınlarla olan mahremiyetlerinin erkeklerle olan mahremiyetleri gibi olduğunu mesela tokalaşamayacaklarını ya da başlarını açmalarının caiz olmadığını vs. biliyor muydunuz?
50-Salati Ümmiye okurken bir çok kişinin “ümmiyyivveala….” Diyerek yanlış okuduğunu, doğrusunun ise “ümmiyi veala..” olduğunu biliyor muydunuz? (ümmi kelimesinin başında lamı tarif olduğu için lamı tariften sonra tenvinin gelmesi abestir.Ve bihi yüfta.)
51-Tuvalet, banyo gibi süfliyatın olduğu mekanlara sol; cami gibi mübarek yerlere girerken sağ ayakla girmenin hikmetlerinden birinin de tıpça ısbat edildiğini, zira sağ ayak ilerideyken insan kalp krizi geçirse ön tarafına, sol ayak ilerideyken de arka tarafına düşeceğini biliyor muydunuz?
52- Namazda tesbih olmadığı zaman tesbih çekerken, ellerin dizlerin üzerinde düzgünce konmuş vaziyette olduğu halde, okunan her parmak hafif sağa çekilmekle ifa edilmesinin en uygun olduğunu, bu şekilde parmakla saymanın azimet, tesbihle saymanın ise ruhsat olduğunu, evla olanın ise parmakla saymak olduğunu biliyor muydunuz?
53-Kadınların, kocaları ile hayatta iken birbirlerinden memnun yaşadılarsa ve hoşnutlukla ayrıldılar ise cennette de kadın zevcin hanımı olacağını kadının birden fazla evlilik yapması halinde ise hangi kocasından memnun olarak ayrıldı ise onun hanımı olarak kalacağını biliyor muydunuz?
54-Sünneti kılmamış kimsenin cemaatle namaz kılınacağı zaman cemaate uyması gerektiğini ancak sabah namazında 2. rekattaki tahiyyata yetişeceğini umarsa önce sünneti kılması gerektiğini biliyor muydunuz?
55-İmamı Rabani (k.s) Hazretlerinin oğlu İmam-ı Masum hazretlerinin; “Kişi, farz, vacip ve sünneti müekkede olan ibadetlerde fıkıh kitaplarında ne yazılıysa ona tabidir.Onun dışındakilerde (sünneti gayrı müekkede, nafileler…) mürid mürşidine tabidir. (dua namazı rekatında vb.)” dediğini biliyor muydunuz?
56- Tesbih namazında sehiv secdesini icap eden bir yanılma vuku bulursa, bu tesbihleri secde-i sehivde okumanın icap etmediğini biliyor muydunuz?
57-(Hadisi Şerifte ifade edildiği üzre) Gıybet etmenin kefaretinin o kimse için istiğfar etmek olduğunu, eğer gıybet ettiği kimseye gıybeti ulaşmış ise helalleşmeleri lazım geldiğini biliyor muydunuz?
58- Tüm bedenle yapıldığı için en büyük istiğfar olarak bilinen tesbih namazının sayısız hikmetlerinden birinin de ; üzerine hakkı olanların ruhlarına hediye edilse bin kere hakkını helal edeceğini ve hakkı geçipte ahirete intikal edenlerle helalleşme babından güzel bir fırsat olduğunu biliyor muydunuz?
59-Cinlerinde kafir ve mümin olarak iki kısımda olduklarını, mümin olanlara Sünni, kafir olanlara da süfli denildiğini biliyor muydunuz?
60-Sünnet-i hüdâ olan ezanın vâcip derecesinde bir sünnet olduğunu,evinde tek başına namaz kılan kimse, isterse kendi mahallesinden olmayan bir ezanın sesini duymasıyla bile bu mükellefiyetin ortadan kalkacağını, ama evde vb.cemaat olduğu zaman ise isterse kendi mahallesindeki mescitte okunan bir ezanla bile mükellefiyetin düşmeyeceğini zira ezanın cemaate mahsus bir sünnet olduğunu biliyor muydunuz?
61-Fatiha suresinin iki kere vahy olunduğunu biliyor muydunuz?
62-Bir kimsenin abdest aldığını sağlam olarak bildiği halde, abdestini bozup bozmadığı üzerinde şübheye düştüğünde, o kimsenin abdestli sayılacağını;(yakίn şekle zail olmaz.) ancak abdestini bozmuş bulunduğunu kesinlikle bildiği halde, sonradan abdest alıp almadığından şübhe eden kimsenin de abdestsiz sayılacağını biliyor muydunuz?
63- Yeryüzündeki yaşayan insanlar cinnilerin 1/10’u olduğunu; insücin (insanlar ve cinler) toprakta yaşayan canlıların 1/10’u olduğunu, insanlar cinler ve arzda yaşayan mahlukların heyeti mecmuasının da havada yaşayan canlıların 1/10’u olduğunu, havada, karada yaşayan mahluklar ve insücinnin toplamının suda yaşayan mahlukların 1/10’u olduğunu,karada havada denizde yaşayan mahlukat ile insü cini heyeti mecmuası yeryüzüne memur olan meleklerin 1/10’u olduğunu, havada karada denizde yaşayan mahluklar, insü cin ve yeryüzünde görevli meleklerin heyeti mecmuasının da 1. kat semadaki meleklerin 1/10’u olduğunu,2. kat semadakilerin ise 1. kattakilerin 1/10’u olduğunu ….. biliyor muydunuz?
64- Bir çok insanın şükür ve hamd kelimelerini yerinde kullanmadıklarını; şükrün bir nimet karşılığında yapılacağını, hamdin ise hem nimet hemde bela karşısında yapıldığını dolayısı ile hasta olan birinin “Çok şükür, iyiyim ” demesinin yanlış olacağını zira hastalığının artmasını temenni manasına delalet ettiğini biliyor muydunuz?
65-Yapılması ve kaçınılması farz olan bir amelin ilmini öğrenmenin farz, yapılması vacip ve mekruh olan amelin ilmini öğrenmenin vacip, yapılması sünnet olan amelin ilminin sünnet,müstehap amelin ilminin müstehap, yapılması mübah olan amelin ilmini öğrenmenin mübah olduğunu biliyor muydunuz?
66- Namaza başlama esnasındaki tekbiri (haşa) “Aaaallahüekber” şeklinde uzatmanın, (Allah lafza-i celali söylerken elifin uzatılmasının) “Allah var mı” şeklinde şüphe anlamı ihtiva ettiğini ve dolayısıyla böyle söyleyen birinin namaza başlamamış olacağını, bunu kasten söylemenin ise insanı küfre götüreceğini biliyor muydunuz?
alıntıdır:http://yukarikayalar.wordpress.com/2008/03/25/99-muhim-mesele/#comment-3700
35- Namazlardan sonra, bir defa Ayetül kürsî, 33 Sübhanellah , Elhamdülillah , Allahüekber)diyerek yüzüncü olarak da (Leilaheillellahüvahdehula……) okuyan kişinin hataları, deniz köpüğü kadar dahi olsa mağfiret olunacağını, İmam-ı Müslim Hz’lerinin rivayet ettiğini, İmam-ı Rabbani k.s’ nda “Farz namazlardan sonra 33′er defa tesbih, tahmid, tekbir ve bir defa da tehlil okuyarak 100′e baliğ olan tesbihatın okunmasındaki sır, Fakirin ilmine göre; namazın edası esnasında vaki olan kusur ve taksiratı telafi etmek ve bu ibadetin layıkı vechi ile yapılmadığını itiraftır” dediğini biliyor muydunuz?
36-Meleklerinde Peygamberi olduğunu, ama beşerin Peygamberlerinin meleklerin peygamberinden faziletli olduğunu, meleklerin Peygamberinin ise normal beşerlerin umumisinden faziletli olduğunu, normal beşerlerinde (Peygamber olmayanlar) meleklerin umumisinden faziletli olduğunu biliyor muydunuz?
37-Kelam ilminde, aydınlattığı bilgilerle tarihe damga vuran İmam-ı Gazali Hazretlerinin adeta bu hususta bir çağ açtığını ve; kendisinden önce gelen kelamcılara “mütegaddimun”, kendisinden sonra gelenlere de “muteahhirun” dendiğini, İlmi Kelam haricindeki diğer tüm ilimlerde de Sadettin-i Allame-i Teftezani Hazretlerinin aynı vasıflara haiz olması neticesinde, kendinden önce gelenlere “mutegaddimun”, kendisinden sonra gelenlere de “muteahhirun” dendiğini biliyor muydunuz?
38-”Ecel geldiği zaman ne bir saat geri, ne de bir saat ileri gider” ayet mealinin, bazı amellerin ömrü uzattığı ile ilgili hadisi şeriflerle çelişmediğini, hakikatin ise;Mesela bir kişinin ömrü sadaka vermediği zaman 40 sene olacaksa ve sadaka verdiği zaman 70 olacaksa, Hz Allah, ezelde sadaka vereceğini bildiği için ömrünü 70 sene olarak takdim edeceğini ve böylece ziyadeliğin sadakaya nisbet edildiğini biliyor muydunuz?
39-”Falanca zat Kur’an-ı Kerimi çok güzel okuyor” ifadesinin yanlış olduğunu, zira Kur’an-ı kerimin o kişinin okuyuş tarzına göre güzel ya da çirkin okuduğu tevehhümünün ortaya çıkacağı; o yüzden de “Güzel Kur’anımızı güzel okudu” demenin icap ettiğini biliyor muydunuz?
40-Secde ayeti olan bir ayeti Kerimeyi aynı anda defalarca okunsa bile sadece bir secde yapmanın kafi olacağını, secde ayetini hemen yapmanın en müsasip olanı olduğunu ama ihmal edenlerinde herhangi müsait bir zamanda yapmalarının icap ettiğini zira üzerlerine vazip olarak kalacağını biliyor muydunuz?
41-Halk arasında çok yaygın olan”Allah ıslah etsin” ifadesinin çok sakıncalı olduğunu , zira Hz Allah ıslah etmeyi murat ederse azapla ıslah edeceğini, bunun yerine “Allah hidayet nasip etsin.” Demenin uygun olacağını biliyor muydunuz?
42-Evliyaullahtan birinin: Kur’an-ı Kerimin günlük hakkının en az 200 ayet olduğunu (~5 sayfa) söylediğini , bunu o gün okuyamayanların hiç olmazsa bunun yerine 50 ihlas okuması gerektiğini buna riayet edenlerinde hiç sıkıntı çekmeyeceklerini müjdelediğini biliyor muydunuz?
43-Evliyaullahtan birinin hatırlattığı üzere çocuklara nur isminin(Nurettin, elifnur vb.) verilmemesi icap ettiğini, zira isimlerin semadan o isim sahiplerine müvafık olarak indirildiğini ve nur ismine sahip kişilerin dünya da ve ahirette çok sıkıntı içerisinde kalacaklarını biliyor muydunuz?
44-Sefere niyet edip yola koyulan bir kimsenin seferi hükmüne girmesi için, mesela namazları kısaltması için 90 km nin geçmesi gerekmediğini,kendi beldesinden çıktığı andan itibaren seferi hükmünde olduğunu, mesela Ümraniyede ikamet eden bir kimse Konya’ya seferi olarak gitmeyi murat ettiği zaman Harem’e geldiğinde namaz kılacağında kısaltması icap ettiğini biliyor muydunuz?
45-Miftahulkuluub kitabının müellifi bu kitabı Rasülüllah s.a.v.’in emri üzere yazdığını ve şu şekilde söylediğini “1259 senesinde Rebiussani ayında hücremizde müteveccih iken Efendimiz ( s.a.v ) zuhur ederek bu aciz kölelerini talfit ile; “Evladım Nuri vakitler bir acaip oldu.Aşık ve sadık ve hakikati arayan ümmetim kolaylıkla yollarını bulsunlar istiyorum.Çünkü bir çok kimseler kendilerini Evliyaullahtan olmadığı halde evliyalık taslayıp ehlullah kisvesine bürünüyor, şeriatıma da itibar etmeyip, geçmiş evliyanın hallerini de kendi hal ve tecellileriymiş gibi göstererek halkı aldatıyorlar, şeriatımı ihmal ediyorlar, ümmetimin hakiki tarikatlara yan bakmasına ve yollarını şaşırmalarına sebep oluyorlar.Onlara şeriat, tarikat, hakikat marifet ve vuslatın ne olduğunu anlatan bir risale hazırla” buyurdu.Bende emre uyarak bu eseri kaleme aldım.” dediğini biliyor muydunuz?
46- Kerahet vakitlerinde sadece namazın mekruh olduğunu, diğer ibadetlerin mekruh olmadığını biliyor muydunuz?
47-İmam-ı Rabbani Hazretleri k.s’nin; Bir kişinin Ramazan ayı manevi cihetten nasıl geçerse 11 ayı da o şekilde geçer.” Dediğini ve Receb-i Şerif ve Şaban-ı Şerif aylarının da nasıl geçerse Ramazan ayının öyle geçeceğini biliyor muydunuz?
48-Namazdan sonraki tesbihata başlamadan önce çoğu kişinin elini üfleyerek tesbihe başladığını, doğru olanın ise kişinin içinden “Ya Şafii Huuuuuu” diyerek soldan sağa doğru sadırlarını üflemesi icap ettiğini biliyor muydunuz?
49-Müslüman kadınların Müslüman olmayan kadınlarla olan mahremiyetlerinin erkeklerle olan mahremiyetleri gibi olduğunu mesela tokalaşamayacaklarını ya da başlarını açmalarının caiz olmadığını vs. biliyor muydunuz?
50-Salati Ümmiye okurken bir çok kişinin “ümmiyyivveala….” Diyerek yanlış okuduğunu, doğrusunun ise “ümmiyi veala..” olduğunu biliyor muydunuz? (ümmi kelimesinin başında lamı tarif olduğu için lamı tariften sonra tenvinin gelmesi abestir.Ve bihi yüfta.)
51-Tuvalet, banyo gibi süfliyatın olduğu mekanlara sol; cami gibi mübarek yerlere girerken sağ ayakla girmenin hikmetlerinden birinin de tıpça ısbat edildiğini, zira sağ ayak ilerideyken insan kalp krizi geçirse ön tarafına, sol ayak ilerideyken de arka tarafına düşeceğini biliyor muydunuz?
52- Namazda tesbih olmadığı zaman tesbih çekerken, ellerin dizlerin üzerinde düzgünce konmuş vaziyette olduğu halde, okunan her parmak hafif sağa çekilmekle ifa edilmesinin en uygun olduğunu, bu şekilde parmakla saymanın azimet, tesbihle saymanın ise ruhsat olduğunu, evla olanın ise parmakla saymak olduğunu biliyor muydunuz?
53-Kadınların, kocaları ile hayatta iken birbirlerinden memnun yaşadılarsa ve hoşnutlukla ayrıldılar ise cennette de kadın zevcin hanımı olacağını kadının birden fazla evlilik yapması halinde ise hangi kocasından memnun olarak ayrıldı ise onun hanımı olarak kalacağını biliyor muydunuz?
54-Sünneti kılmamış kimsenin cemaatle namaz kılınacağı zaman cemaate uyması gerektiğini ancak sabah namazında 2. rekattaki tahiyyata yetişeceğini umarsa önce sünneti kılması gerektiğini biliyor muydunuz?
55-İmamı Rabani (k.s) Hazretlerinin oğlu İmam-ı Masum hazretlerinin; “Kişi, farz, vacip ve sünneti müekkede olan ibadetlerde fıkıh kitaplarında ne yazılıysa ona tabidir.Onun dışındakilerde (sünneti gayrı müekkede, nafileler…) mürid mürşidine tabidir. (dua namazı rekatında vb.)” dediğini biliyor muydunuz?
56- Tesbih namazında sehiv secdesini icap eden bir yanılma vuku bulursa, bu tesbihleri secde-i sehivde okumanın icap etmediğini biliyor muydunuz?
57-(Hadisi Şerifte ifade edildiği üzre) Gıybet etmenin kefaretinin o kimse için istiğfar etmek olduğunu, eğer gıybet ettiği kimseye gıybeti ulaşmış ise helalleşmeleri lazım geldiğini biliyor muydunuz?
58- Tüm bedenle yapıldığı için en büyük istiğfar olarak bilinen tesbih namazının sayısız hikmetlerinden birinin de ; üzerine hakkı olanların ruhlarına hediye edilse bin kere hakkını helal edeceğini ve hakkı geçipte ahirete intikal edenlerle helalleşme babından güzel bir fırsat olduğunu biliyor muydunuz?
59-Cinlerinde kafir ve mümin olarak iki kısımda olduklarını, mümin olanlara Sünni, kafir olanlara da süfli denildiğini biliyor muydunuz?
60-Sünnet-i hüdâ olan ezanın vâcip derecesinde bir sünnet olduğunu,evinde tek başına namaz kılan kimse, isterse kendi mahallesinden olmayan bir ezanın sesini duymasıyla bile bu mükellefiyetin ortadan kalkacağını, ama evde vb.cemaat olduğu zaman ise isterse kendi mahallesindeki mescitte okunan bir ezanla bile mükellefiyetin düşmeyeceğini zira ezanın cemaate mahsus bir sünnet olduğunu biliyor muydunuz?
61-Fatiha suresinin iki kere vahy olunduğunu biliyor muydunuz?
62-Bir kimsenin abdest aldığını sağlam olarak bildiği halde, abdestini bozup bozmadığı üzerinde şübheye düştüğünde, o kimsenin abdestli sayılacağını;(yakίn şekle zail olmaz.) ancak abdestini bozmuş bulunduğunu kesinlikle bildiği halde, sonradan abdest alıp almadığından şübhe eden kimsenin de abdestsiz sayılacağını biliyor muydunuz?
63- Yeryüzündeki yaşayan insanlar cinnilerin 1/10’u olduğunu; insücin (insanlar ve cinler) toprakta yaşayan canlıların 1/10’u olduğunu, insanlar cinler ve arzda yaşayan mahlukların heyeti mecmuasının da havada yaşayan canlıların 1/10’u olduğunu, havada, karada yaşayan mahluklar ve insücinnin toplamının suda yaşayan mahlukların 1/10’u olduğunu,karada havada denizde yaşayan mahlukat ile insü cini heyeti mecmuası yeryüzüne memur olan meleklerin 1/10’u olduğunu, havada karada denizde yaşayan mahluklar, insü cin ve yeryüzünde görevli meleklerin heyeti mecmuasının da 1. kat semadaki meleklerin 1/10’u olduğunu,2. kat semadakilerin ise 1. kattakilerin 1/10’u olduğunu ….. biliyor muydunuz?
64- Bir çok insanın şükür ve hamd kelimelerini yerinde kullanmadıklarını; şükrün bir nimet karşılığında yapılacağını, hamdin ise hem nimet hemde bela karşısında yapıldığını dolayısı ile hasta olan birinin “Çok şükür, iyiyim ” demesinin yanlış olacağını zira hastalığının artmasını temenni manasına delalet ettiğini biliyor muydunuz?
65-Yapılması ve kaçınılması farz olan bir amelin ilmini öğrenmenin farz, yapılması vacip ve mekruh olan amelin ilmini öğrenmenin vacip, yapılması sünnet olan amelin ilminin sünnet,müstehap amelin ilminin müstehap, yapılması mübah olan amelin ilmini öğrenmenin mübah olduğunu biliyor muydunuz?
66- Namaza başlama esnasındaki tekbiri (haşa) “Aaaallahüekber” şeklinde uzatmanın, (Allah lafza-i celali söylerken elifin uzatılmasının) “Allah var mı” şeklinde şüphe anlamı ihtiva ettiğini ve dolayısıyla böyle söyleyen birinin namaza başlamamış olacağını, bunu kasten söylemenin ise insanı küfre götüreceğini biliyor muydunuz?
alıntıdır:http://yukarikayalar.wordpress.com/2008/03/25/99-muhim-mesele/#comment-3700